2 Aralık 2007 Pazar

Geçen Gün Ömürdendir


















LULU'M becerikli co_pilotum,sağolsun yeni blogumda da yardımıma koştu ve iki dakkada sayfamı yeni yüzüne kavuşturdu... oysa ki ben hala ona eski borcumu ödeyememiştim...şimdi dostlukkkk diye başlayan kocca kocca cümleler kursam eminim gerisini getiremem zira duygusal duyguları!!!(buyrun siz de hönk!!!olun)dile getirmede pek başarılı değilim.o yüzden duygusal duygularımı çözümlemeyi becerikli co_pilotuma bırakıyor ben kuru bi şükran sunuyorum..annadın sen onu lulumm))


birden geçen 15 günün değerlendirmesini yapmak geldi içimden ...sıralamaya göre önce benim tazmanya canavarı kılıflı sevgili oğlum kabakulak oldu..''cix!!yok canımmm!! ı ıh!! üşütmüştür yine!!''ler eşliğinde gittiğimiz doktordan elimde 1 haftalık rapor,bir adet reçete,ve kabakulaklı bi oğlan çocuğuyla eve geri döndüm...araya haftasonu tatili de girince 6 gün süren zorunlu hastalık tatili bitmek bilmedi.evelden kabakulak olunca yatar yatar yataaaardı çocuklar ya da ben öyle biliyorum,ama bizimkisi 3.günden sonra başladı ayaklanmaya..baktım sabır taşım çatlama eğilimi gösteriyor aradım doktoru.konuşma metni aynen şu;


__alo!ben ..............ın annesiyim


__eveeet ......hanım,nasıl oldu oğlumuz(bizimkisi doktorun yanında süt dökmüş kedicik ya )


__valla sizinkini bilmem .................... doktorum,ama bizimki at gibi!!!ben diyorum kiii,BU ARTIK OKULA GİTSİİİİN (bu kısmı biraz ağlamaklı söylenmiş olabilir.çünkü cevap verirken doktorun sesinde bir merhamet,bir ,bir ,birrr rikkat hissettim sanki))


__gidebilir!!!


__Allah sizden razı olsun doktorum....Allah tuttuğunuzu altın etsin ve bilimum dilenci dualarıyla şükranlarımı belirttikten sonra,ertesi gün büyük bi heyecanla oğlanı giydirip süsleyip okula gönderdim.herşey yolunda gibiydi,ama daha ertesi gün yine cuma yine yüksek ateş..cuma bize taktı mı nee??yine doktor tabii..bünyesi zayıfladığı için bu sefer de gribal enfeksiyon kapmış.tabi bizim evde de garibaldi'den senfoniler çalmaya başladı o dakkadan itibaren..


__ooof anam offf ben ne bahtsız bi kadınım...şeklinde iniltiler ...


ama bu seferki hastalık kabakulaktan şiddetliydi bir kaç gün yemelerden içmelerden kesildiği için gayet sakindi.ben de müşfik anne tabii.yavaş yavaş kendine gelmeye başlayınca roller değişti..otur oğlum! sakin ol oğlum! terleme oğlum!Allahım oğlan çocuğu büyütmek neden bu kadar zor...neyse öyle ya da böyle zor bir 15 gün geçirdim..yarın tıpkı eski günlerdeki gibi o okula gidecek (inşllh)hatta(inşllh inşllh inşllhhh)ben de kendi halimde bir gün geçireceğim...


mutfakta bir yandan kendime çay alırken bir yandan da 'yarın ne yapsam'diye fikir jimnastiği yaparken birden gözümün önüne komik bi sahne geldi.az kalsın yerlere yapışacaktım gülmekten..şimdi ben müthiş zengin bi adamın karısıyım)kocam içerde çok yoğun şirket hesaplarını gözden geçirmekte ve ben süzüle süzüle yanına gidip belgin doruk edalarıyla ''sewgilimmm çok sıkıldım buralardan !!!yarın öğle yemeğini romada yesekkk.bilirsin ingilizler güzel çay demler,5 çayını da londrada içip dönsek ne harikulade bişey olurdu değil mi?''sewgili eşim de şöyle cevap veriyor;''çok isterdim canım,ama yarın çok mühim bir iş görüşmem var bizzat bulunmam gerekiyor,ama çok istiyorsan seni özel uçağımla gönderebilirim.hem biraz da alışveriş yapar stres atarsın''ben;''hiiii! canım kocacığım ne kadar ince ruhlusunnn''diye boynuna atılıyorum falan filan ))tabii buna kim inanırr,tabii ki kadir inanır))
neyse gerçek boyutta gerçekleştirebileceklerimin içinden de hala bi seçim yapamadım şu saat itibariyle..
ERTESİ GÜN:
yukarıdaki yazıyı zorunlu nedenlerden dolayı taslak olarak kaydetmiş gitmiştim pc den.dönemedim ve bu güne kaldı.ve görüldüğü üzere bu güzel, güneşli istanbul gününü evde geçimek durumundayım.tamam, evdeyim, romada öğle yemeği, londrada 5 çayı yok ama evde tek başınayı oynamak çok güzel..şimdi bi neskafe alıp hüüüüp diye içime çekerekten tvde ne kadar ottan çöpten program varsa hepsine bakabilir bu arada bitince nasıl olacağını çook merak ettiğim çantamı örebilir,sıkılınca da renkli minyatür için gerekli çizimleri yapar ,üstüne bir de evi toparlayıp, akşamki balık için salata malzemelerini hazırlayabilirim.hııı künefeyi de unutmiyim...balıktan sonra iyi gider bence)
eski bloguma gidip tarifi buraya taşıyayım .hoooop;
İlk yapacağımız şey şerbeti kaynatıp ılınmaya bırakmak.bunun için 1.5 su bardağı şekeri
1.25 su bardağı suyla birlikte kaynatıyoruz. 7,8 dakika kadar kaynaması yeterli.
Malzemeler;
300 gr kadayıf
100 gr tereyağ
1 paketten az dil peyniri(sanırım 150 gr kadar yeterli)
1 yemek kaşığı pekmez(pekmez künefeye kızıl renk vermek için.isteğe bağlı olarak kullanılabilir.ben kullandım.)
Kadayıfı büyükçe bir kaba alın ,elle ve ya bıçakla ufak parçalara ayırın,didin hatta değim yerindeyse parça pincik edin))havalara fırlatın)))yok bu krep içindi))fırlatmayın.ocakta erittiğiniz tereyağı ve pekmezi permalı saçlar gibi kabarmış olan kadayıfın üzerine gezdirin ve yine karıştırma işlemine geçin.bu şey gibi permalı saçları jölelemek gibi.kadayıfların yeterince yağlandığına ve pekmezin mümkün olduğu kadar homojen dağıldığına inanıyorsanız kadayıfınızı ikiye bölün.yarısını tavaya bastırarak yerleştirin.çok sıkı ve düzgün olmalı..(bu aşamada geniş altlı cezvemden yardım aldım,işim oldukça kolaylaştı)araya elimle uzunlamasına böldüğüm dil peynirlerini sıra sıra inciler güzellikte birinciler şeklinde dizdim..boşluk kalmamasına dikkat ettim.kalan kadayıfı yine aynı yöntemle üzerine yayıp cezve yardımıyla bastırarak sıkıştırdım.veee ocakta çevirerek pişirdim.
Ocaktan alınca sıcak şerbeti üzerine gezdirdim...mmm mmm yanii.

7 yorum:

Adsız dedi ki...

hoşgeldin buralara ne iyi ettin de geldin ayşem el attıysa bu iş bitmiştir süper olur süperrr
sevgiylee

Adsız dedi ki...

canııımm,çoookk geçmiş olsun.bu kabakulak huy değiştireli uzuuun zaman oldu,senin haberin yok:)))ben bu konuda oldukça tecrübeli bir anneyim.artık sen de öyle:)))tekrar geçmiş olsun güzel arkadaşım.
künefe de güzel görünüyor,ellerine sağlık.
haa,blogger'a geçmişsin...hayırlı uğurlu olsun.
sevgilerimle.

PAPATYA PRENSES dedi ki...

ablaa ben kadayıf sevmem künefedeee..
dondurma istiyorumm:)))
daha önemlisi seni özledim bennnnnnn

Adsız dedi ki...

ohoooooooooooooooooo!!!Ben de istiyooooooom o 5 çaylarından..Nolur beee,ya beni de götür ya sen de gitmeeeeeeeee!!Gülüm öpüyooooooooom!!!Bu arada geçmiş olsun.Acil şifalar sana:)) da oğluna da ..

Disalce dedi ki...

aman geçmiş olsun....

valla biz küçükken hasta olunca naz yapcaz diye kalkmazdık yataktan..şimdikiler ayakta geçiriyorlar...tabi iş buyurmuyoruz ondan herhal...
öptüm seni canım..tekrar geçmiş olsun..

disal.blogcu.com

Ayça dedi ki...

Ağır işçim benim:))
Yıpranma tazminatı iste kız kocadan:))) Valla yazıyı okurken ben yoruldum, ne enrji varmış maşallah maşallah:))
Öptüm tatlım

PAPATYA PRENSES dedi ki...

yahu bu yazıyı tekrar okumak çok güzeldi :)

özledim seni ablaaa