25 Ocak 2009 Pazar

dulce de leche (karamelize süt)

hafta sonu köyden gelen sütü görünce dün bloglarda ordan oraya dolaşırken gördüğüm dulce de leche tarifi geldi aklıma.yaparım ben!!deyip yoğurt için ayırdıgım sütün birazcığını !!(yarısıcığı kadar)ayırıp boşalttım başka bir tencereye..içsesin bıdı bıdısını beklemeden hemen iki bardak şekeri de döktüm üzerine ..mazallah bi başlarsa vazgeçirir beni biliyorum...an itibariyle hala konuşmakta içimde ama dulce de leche aşağıda soğuyor nasılsa , kimin umurunda...eşim yoğurdun yarısı nerde? diye sorduğunda '' yoğurt bitti !!dulce de leche versek!!''cevabını alınca giyotinin altına birlikte gideceğiz yaa ondan içsesin korkusu)


ayrıca bu karamelize süt olayının bir de doğalgaz tüketimi ayağı var ki,onun faturaya, faturanın da bana yansıyan yönünü merakla beklemekteyim..bence ayda bir kereden fazla pişirilmemesi gereken tariflerden birisi bu..

aman dulce de lechee

canım dolce de lechee

ben sana yandımm

esmer dulce de leche

türküsü eşliğinde kesin giyotinliğim ben))

tabii son arzumu sorduklarında gayet masumane bir tavırla 'dulce de leche yiyebilir miyim?' diyeceğimi tahmin ediyorsunuzdur..anlatana kadar 2 saat ,pişene kadar da 3 saat ..(kafadan 5 saat daha buralardayım demektir)

şaka bir yana , enfes bir tat...pişirirken arada iykkk nerden de bulaştım ben sana !!desem de ,son aşamalara doğru kazayla!!tencereye dalan parmak uçlarımda kalanları tattıkça değdiğine kani oldum...(beş parmağım da tam not verdi dulce'ye)

bu kadar acitasyon ve (öğğğk) parmak muhabbetinden sonra şayet tarifi okuyacak yüreğiniz kaldı ise buyrun;

orijinal tarif cafe fernandoda..görmek için buraya tıklayabilirsiniz..

benim ölçülerimi,izlenimlerimi ve fotolarımı görmek için devam ediniz..

tarif;

2 lt tam yağlı inek sütü

2 bardak şeker ( 225 lt lik kupayla)

1 çay kaşığı karbonat

(tarifin orijinalinde bir adet çubuk vanilya vardı.fakat benim elimde aylar evvelden içine vanilya çubugu saplanmış bekletilmekte olan bir kavanoz dolusu toz şekerim mevcut olduğundan ayrıca çubuk vanilya kullanmadım..)

resimde gördüğünüz hali başlangıç noktası sayılabilir.şeker eridikten , karbonatı eklendikten sonra çekildi..ve orta ateşte ,çırpıcı eşliğinde uzun bir süreç başladı.. her ne kadar fotoda sanki kıvam almış gibi görünse de aslında henüz sıvı halde..(karbonat döküldüğü ilk anda süt sanki kesiliverecekmiş gibi bir izlenim verdi ..sütün tepesinde beyaz köpüklenmeler oluştu. eyvahh!!yandı gülüm keten helva moduna girmek üzereyken karıştırdıkça köpüklenmenin azaldığını herşeyin yoluna girdiğini gördüm.(haydi hep birlikte deriiin bir ohhh!!efekti lütfen)
ilk 1 saatin sonunda sütün hafifçe karamel rengi almaya başladığını gözlemledim..(çekimi gece yaptım.dolayısıyla flaş devredeydi..aslında karamel rengi bu kadar belirgin olmasa da flaş nedeniyle sarı renk daha bir abardı)
ikinci saatin ortalarında arada dinlenmek suretiyle karıştırdım.yani kısa molalar verdim diyebilirim.3 saat boyunca tepesinde dikilmek bana göre değildi.altını kısıp yan tarafta çocuklarla çizgili film molası bile verdik))bu arada karıştırma işlemi sırasında benden yardımını esirgemeyen sevgili kızıma teşekkür gerek)
son yarım saatte başından hiç ayrılmadım.çünkü yoğun köpüklenmeler oluşmaya başladı..hem taşmasından hem de fazla karamelize olup taşlaşmasından korktum açıkcası...


tencerede biraz soğuduktan sonra tam 1 lt lik kavanoz dolusu dulce de leche'm oldu...
orijinal tarifte 1 lt sütten 1 su bardağı kadar elde edebileceğimi okumuş herşeyi göze almıştım)sonunda belirtilen miktarın iki katını elde etmek çok hoş bir sürpriz oldu...(belki bu yıldız ineği yazın elma armutla beslememin geridönüşümü olabilir..)
ikinci olarak yine orijinal tarifte sürekli karıştırmaktan bahsedilirken ben arada altını kısıp çizgili film bile izledim ortalarda ..teşhisim şu ki;
sadece ilk 1 saat ve son yarım saat sürekli gözlem altında tutulmakla birlikte aralarda kısa molalar verilebilinir.10 dakikada bir göz atmayı unutmadan tabii..
son tahlil;
tarif aşaması 3 gündür taslakta bekliyordu.bu süre zarfında karamelize sütüm buzdolabında daha bir kıvam ve lezzet kazandı..arada parmaklarıma mani olamasam da üçte ikisi hala mevcut..pudingle aram olmadığı için yeni bir alternatif arayışı içerisindeyim.aslında tek başına rahatlıkla tüketilebilinecek bir tat olsa da, insan o kadar emek ve zaman verince başka alternatifler aramadan da edemiyor)son kararım onu macaronların arasında denemek.bu sayede hem ilk kez macaron denememi gerçekleştirmiş olmakla birlikte macaron_dulce de leche ikilisini de tatmış olacağım..bana başarılar))
ekleme;
yorumlarda en çok sorulan soru , 'acaba paket süt ile de yapabilir miyiz?' oldu..tabii ki yapılabilinir arkadaşlarım.ama yağı alınmamış ve su katılmamış oldugundan emin olduğunuz sütle sonuç daha bir bereketli olur sanıyorum..

21 Ocak 2009 Çarşamba

brownie


son zamanlarda dikiş merakım yüzünden hareket kabiliyetim azaldı..hımbıllaştığımı hissettiğim için yürümeye karar verdim..evde yürürken en büyük sorun aletin üzerinde vaktin birtürlü geçmemesi..duvar bana ben duvara bakarken olayın kasavetini azaltmak için kızın mpsini araklayıp müzik dinliyorum..gelin görün ki o da başka bi dert...benim canım kızım son zamanlarda yoğun bir kore hayranlığı geliştirdi..mpsi kore dilinde şarkılarla dolu..hadi ilk gençlik deyip ellemeden radyo dinliyim diyorum bu sefer de radyolarda yarı zırlamaklı sesle söyleyen erkek şarkıcılar beni deli ediyor..yavu azcık herif olun beaaa!!!ne öyle sulu sepken ağlamaklı seslerle inleyen namelere eşlik etmeler.....kimse size hasan mutlucan olun demiyor ama böööğksünüz yanii!!!sizin yerinize hepsi gurubunun ciyaklarına,kıyafetini görmediğim sürece hande yenere hatta banu alkanın beyaz orkidesine razıyım..yeter ki kulağımın dibinde sızım sızım sızlamayın...

neyse konuyu browniyle bağdaştırmanın mümkünü yok!!çok çok bırakın şarkı söylemeyi gidin anneniz size brownie pişirsin oturun aşağıya yiyin diyebilirim)



tarif temel olarak cafe fernando'dan . ilk denemede tarife neredeyse tam anlamıyla sadık kalmış bu güzel görüntüyü elde etmiştim ..bu kez bir kaç küçük değişiklikle denemek istedim, ki parantez içinde saklanan kısımlar benim ekleme ve çıkartmalarımdır..
Malzemeler
250 gr bitter çikolata, doğranmış (+100 ml krema. çikolata ve terayağ ikilisi eridikten sonra ekledim)
125 gr tereyağı
1 1/2 su bardağı şeker
4 yumurta
1 çay kaşığı vanilya özütü (kullanmadım)
3/4 su bardağı + 2 çorba kaşığı un (klasik paşabahçe su bardağı ile 1.5 ölçü elenmiş un)
1/2 çay kaşığı tuz
160 gr sütlü çikolata (kullanmadım)
1/4 su bardağı fıstık (kullanmadım)
Yapılışı
Fırınınızı önceden 180C’de ısıtın. 20 cm’lik kare bir pişirme kabını yağlayıp, kabın bütün kenarlarından 5′er santim dışarı sarkacak şekilde parşömen kağıdı serin.
Tereyağını ve bitter çikolatayı benmari usulü eritin. Oda sıcaklığına gelmesini bekleyip ardından şekeri ekleyin ve çırpın.
Teker teker yumurtaları ekleyin ve çırpmaya devam edin. Ardından vanilyayı ekleyin ve karıştırın.
Un ve tuzu çok karıştırmamaya özen göstererek bu karışıma ekleyin.
Fırın kabına boşaltıp üzerini spatula yardımıyla düzleyin ve 35-40 dakika pişirin.
Fırından alıp oda sıcaklığına gelmesini bekleyin.
Sütlü çikolatayı benmari usulü eritin ve 5-10 dakika bekleyin. Ilık çikolatayı brownienin üzerine dökün. Tepesine de fıstıkları serpiştirin ve çikolatanın sertleşmesi için buzdolabında bekletin.
Soğuk servis yapın.
(orijinal tarife bakarsanız tepesinin mmmm çikolata ve şamfıstık kaplı oldugunu göreceksiniz.ben bu aşamayı atladığım için uygulamanın en sonundaki paragraf benim brownie için geçerli değil)


bu arada craftmaniaya uğrayıp burberrys çantamı görmenizi tavsiye ederim..

19 Ocak 2009 Pazartesi

evde et döner yapımı



bayramın ardından döneri paketleyip dolaba kaldırmış ,sizinle ancak paketleme aşamasına kadar paylaşmıştım ..geçen sürede dolaba kaldırdığım 5 paketten ikisini yedik :))obur muyuz? eveeeett))tarifi ilk kez görenler için küçük hatırlatmalardan sonra pişirme aşamasını da yazıp olayı bitirmeli...

inceltilmiş bonfileleri bitişik nizam haline getirip mümkün oldugu kadar dikdörtgen şekli elde ediyoruz..oyy ne dedim ben:)))bi daha deniyorum;
inceltilmiş bonfileleri alüminyum folyo üzerinde ,arada boşluk bırakmayarak dikdörtgen şeklinde diziyoruz.bu sefer oldu gibi:))üzerine robotta kıydıgımız hatta suyunu çıkardığımız 2 adet kuru soğanı güzelllce elimizle yayıyoruz..tuzunu döküyoruz...

karabiber,kimyon ,kekik ve sarmısak tozunu harmanlayıp soğanlı bonfilelerin üzerine gezdiriyoruz..
mümkün oldugunca sıkıca rulo halinde sarıyoruz..


son olarak folyo ,ardından streç ,o da yetmezse bilimum naylon poşetlere geçirip derin dondurucuda donmasını bekliyoruz..


buzluktan çıkartıp kabuğunu soydugumuz döneri) (ki akan suyun altında birazcık tutunca üzerindeki folyo rahatlıkla sıyrılıyor..mümkün oldugu kadar keskin bir bıçakla ince dilimler halinde kesiyoruz..zaten o odun sertliğindeki ruloyu başka şekilde kesmek!!! hah hayy yaniii:))


elimizi çabuk tutup ince dilimleri teflon tavaya aktarıyoruz..


salla sallaaaa yer yerinden oynasın:)))şeklinde pişirip


istediğiniz şekilde servis yapıyorsunuz... afiyetler olsun....

12 Ocak 2009 Pazartesi

tüm aşamalarıyla kiş yapımı-ıspanaklı kiş

bol resimli az yazılı bir tarif olması için elimden geleni yapacağım):)cumartesi sabahından itibaren aklımda kiş yapmak vardı.şayet bir yay burcuysanız ve sabahtan aklınıza birşey düşmüşse ve yine şayet önünüzde herhangi bir engel yok ise bu hayal en geç öğlene kadar gerçekleşmiş ,hatta midenizde sindirim aşamalarına çoktaan ulaşmış demektir:))


tarif tamamen toplama:))yukarıda gördüğünüz üzre..google emmimden!!(samimiyete bakın) kiş ve ya quiche yazaraktan ricada bulundum o da sağolsun elinde ne kadar tarif varsa önüme yığdı..bana kalan içlerinden seçim yapmaktı..ama okudukça içses yine başladı bıdı bıdıya;

-büssürü hamur tarifi var hangisini seçsek acaba?yaw zaten hamurda büssürüüü tereyağ var bide içine süt kreması..ağır gelir bu bize leyyaaa!!bak çocuklar yemez elinde kalır benden söylemesi!!ilh....

aldım kağıdı elime daha evvel pc den çıkarttığım dökümanlarla birlikte googleda gördüğüm tarifleri harmanlayarak en iyi sonucu alacağıma inandığım bir toplama bir tarif oluşturdum.(iyiki oluşturmuşum:))

aslına bakılırsa tart hamuru öyle karmaşık malzemeyle yapılan birşey değil.tereyağ başta olmak üzere un, tuz, soğuk su ,bi damlacık tozşeker olayı bitirmek için yeterli...yumurta sarısı sanırım arzuya mı bağlı nedir her tarifte yoku..ben de yumurtasız bir tarif oluşturdum..


şimdi tart hamurunun malzemelerine geçelim;

125 gr soğuk tereyağ (küçük parçalara bölünmüş)

1/5 cup un (klasik paşabahçe bardağımla tam iki bardak una denk geldi)

4 yemek kaşığı soğuk su (kış oldugu için musluktan akan suyu rahatlıkla kulandım)

yarım çay kaşığı tuz

bir tutam toz şeker

(ölçüler 30 cm.lik kalıp içindir)



tart yapımında en önemli unsur şu anladığım kadarıyla; mümkün olduğu kadar hamurla sıcak temas gerçekleştirmemek..yani elle yoğurmaktan ziyade bu karıştırma işlemini bir mutfak robotuna havale edeceksiniz..

robotta karıştırdığım tart hamuruna (umumi tavsiye üzerine elimle, çok az!! sadece toparlayacak kadar müdahale ederekten) hemen bir buzdolabı poşeti giydirdim...ve buzdolabında yarım saatlik bir dinlenme sürecine girdik..(birlikte değil tabii!! hamuru içerde ben dışardaydım:)

takdir edersiniz ki bir tezgaha unu serpiştirip merdaneyle neredeyse yarısı yağdan oluşan bir hamuru açarken öte yandan makineyi elinize alıp resim çekmek oldukça pasaklı bir iş..bu nedenle merdaneli poz yok..(ama illede olsun derseniz çok sinirli bir anımda çekilmiş bir fotomu yayınlayabilirim:))


güya kısa yazacaktım)..tart hamurunu 30 cm lik kalıbımın yan duvarlarını da kaplayacak şekilde merdaneyle açtım.ama bu açma aşamasında da hamurla fazla samimi olmamak en iyisi.elimizi sıcaklığıyla hamurdaki yağın eriyip yılışma tehlikesi varmış!!nahiyet hamuru kalıba yerleştirdikten sonra tekrar buzdolabında soğumaya gönderdim..belki okurken bu buzdolabı molaları insana fenalık verebilir ama iyi bir tart yapmak için mola şart!!!kaldı ki bu matine aralarında(hatırlayamadım o kelimenin adını:))(antrakt mıydı?)iç malzemeyi hazırlayıp soğumasını bekleyebiliriz..
işte iç malzememizde geldiii....

300 gr ıspanak

1 adet soğan

isteğe bağlı (sucuk, sosis,pastırma,kavurma..ilh)

dilediginiz miktarda beyaz peynir

tuz karabiber

iç malzemeyi pişirmek pişirmek için tavanın dibine azıcık sıvıyağ..

(tart hamuru yeterince yağlı oldugu için kullanacağım yağ miktarını en aza indirdim)

soğanı soteledikten sonra doğranmış ıspanağı ekleyip çokda öldürmeden sadece suyunu çektirecek kadar kavurdum , çok az sucuk, yine çok az peyaz peynir ,tuz ve karabiberini ekleyip soğumaya bıraktım..

yaklaşık bir saat buzdolabında kalan kalıbımı alıp hamurun üzerine iyice soğuyan ıspanakları yaydım..

okudugum kaynakların çoğunda son olarak çırpılmış süt kreması ,yumurta, yoğurt gibi malzemeleri harcın üzerine dökülüp fırınlanmasından bahsediliyordu.benim içinse krema ağır ,yoğurt ekşimsi tadıyla cazip değildi.. son olarak sevgili çeşnimde gördüğüm karışımı seçtim..

Üzerine
2 su bardağı süt
2 adet yumurta

ikisini çırparak ıspanaklı harcın üzerine döktüm....bu arada bu cıvık görüntü karşısında eyvah!!çuvaladım!!şeklinde bir panik hali yaşamadan da edemedim..garfield gibi fırın camına yapışıp endişeyle sonucu beklerken ortalara doğru sıvı harcın pişip katılaştığını görünce rahatladım...

işte o an!!!tartımın pişip sofrayı şereflendirdiği...


ve işte o an...servis edilip afiyetle yenmeden hemen önceki...

ve işte hemen ardındaki an...ay dur !!düzünden bi poz daha çekiyim sonra yerim!!! ve bu böyle uzaaaar gider:)))
unutmadan craftmania ya uğrayıp kızlarım bağdagül,resmigül ve damdagül ile tanışmanızı öneririm:))

9 Ocak 2009 Cuma

filistin için


iyinin-güzelin-doğrunun , kötüyle,çirkinle,yanlışla kavgası ebediyyete kadar sürecek..


son zamanlarda en çok sorduğum, en çok duyduğum, en çok merak ettiğim şey ,filistin için ne ya da neler yapabiliriz??boykot ettik ,ediyoruz....dua ettik, ediyoruz....Fetihler, Yasinler okuduk,okuyoruz...

konuyla ilgilenen topluluğun sayısı arttıkça doğal olarak en azından oturduğumuz yerden yapabileceğimiz boykot faaliyetlerinin de sayısı artıyor...

sevgili BİR ANNENİN GÜNLÜĞÜ arkadaşımızın sayfasından israile doğru bir taş daha atabilmek için gerekli bilgiyi, adresleri ,hatta hazır boykot metnini bile alabilirsiniz..katılan tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum..



6 Ocak 2009 Salı

yeyin gaari :))

gecenin kör vakti hiç yazacağım yoksa da LULUM sağolsun simitimin resmini yırtık çerçeveye :))oturtup tarifi de yapıştırınca bana yazmaktan başka yol kalmadı..hadi siz de pişirip yeyin garii:)))
co-pilotum canım Lulum diye söylemiyorum enfes bir zenginlik kattı mutfağımıza..eşim de bu işe pek bi sevindi.. artık her dışarıya çıkışımızda simitçilerin önünde onu çekiştirip açıııııııııım!!! simit istiyorummm!! diye ağlamak yerine 'aceci ayşe teyze' gibi bu tip durumlar için daima çantamın bi köşesinde simit taşıyacağım..
tarif luludan pişirmesi yemesi benden);

Malzemeler

5bardak un


1yemek kaşığı kuru maya


1,5bardak su


2yemek kaşığı zeytinyağ(koymaya gerek yokmuş aslında)..(müellifin sözü;_varmış varmııış hemide 1 kaşık halis muhlis zeytinyağ koymak lazımmış.ben koydum vee çok neffis oldu)(iyi de ben hamur işinde sevmiyorum zeytinyağını sen seviyosun diye alla alla ya,hem zaten dün de söylediğim gibi koymuştum tumtum:P)


1tatlı kaşığı şeker


1yemek kaşığı tuz


Üzerine: 1tepeleme yemek kaşığı pekmez+yarım bardak su+kavrulmuş susam


Yapılışı: Bir kaseye mayayı ve toz şekeri koyup üzerine de sıcağa yakın ılık suyu ekleyip mayayı şişiriyoruz. Yoğurma kabına kalan malzemeleri ilave ediyoruz. Maya kabardıktan sonra yoğurma kabına alıp,bir güzel hamur özleşene kadar yoğuruyoruz. Üzerine önce streçle sonra bir battaniye veya kalın birşeyle iyice örtüp sıcak bir yere mayalandırmaya bırakıyoruz. Yaklaşık1,5saat sonra hamurumuz mayalandıktan sonra hamuru 6bezeye bölüyoruz. Her bezeyi uzunca yılan gibi rulo yapıyoruz. Sonra iki ucunu bükerek ortadan ikiye berliştirip yuvarlak yapıyoruz. Önce pekmezli suya sonra susama bulayıp tepsiye diziyoruz.


10dakika kadar da tepside mayalandırıp fırına atıyoruz. Üzeri nar gibi kızanara kadar pişiriyoruz..

1 Ocak 2009 Perşembe

leyya craftmania


nicedir kafamda vardı bu düşünce..geldi geldiiii bugüne rastladı...günlük hayatta hobi ve yemek bir arada olabilse de blogda çok da hoş olmuyordu sanki..üstteki postta sulu salçalı yemek altta dallı güllü işlemeli bi çanta mesela.mazallah üstüne dökülse salça lekesi ömrübillah çıkmaz))
neyse sonunda ayırdım blogları ben de bundan sonra hobi ve sanat facilarımı !!!
LEYYA CRAFTMANİA
da yayınlayacağım ...hattaaa yayınladım bileee)) buyrun nostaljik elbezlerime bakın..